Deprem, özel anlamda bireylerin genel anlamda ise toplumun hafızasında maddi ve manevi birçok tahribat bırakan doğal bir afettir. Depremin kişiler üzerindeki etkilerinin ortaya çıkarılması, depreme ilişkin farkındalığın ve bilincin oluşmasına katkı sağlaması noktasında önemlidir. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depreminden doğrudan ya da dolaylı olarak etkilenen ve afet bölgesi olarak ilan edilen 11 ilde yaşayan yükseköğretim öğrencilerinin depreme ilişkin algılarını belirlemektir. Katılımcıların algıları mecazlar yoluyla anlaşılmaya çalışılmıştır. Bu amaca ulaşmak için nitel araştırma yöntemlerinden biri olan fenomenoloji deseni kullanılmıştır. Çalışmanın araştırma grubunu depremden sonra afet bölgesi olarak ilan edilen şehirlerde yaşayan 160 yükseköğretim öğrencisi oluşturmaktadır. Çalışmanın verileri ise “Bana göre deprem… gibidir; çünkü…” ifadesinin yer aldığı bir form aracılığıyla elde edilmiştir. Elde edilen veriler içerik analizi ile çözümlenmiştir. Çalışmadan elde edilen veriler “bilinçlenme, mücadele, bilimsel temellendirme, önlem, dinsel bağdaştırma” kategorileri depreme ilişkin geliştirilen olumlu kategorilerken; “geçmişin yok olması, yalnızlık, günlerce enkazda kalma, psikolojik çöküntü, fiziksel yıkım, umutsuzluk, korku, can kaybı, çaresizlik, ekonomik zarar” ise olumsuz kategoriler altında toplanmıştır. Dolayısıyla depremin; maddi ve manevi geçmişin silinmesi, yıllarca edinilen mal ve manevi değerler, aile bağları, sosyal çevre, yakın arkadaş ve genel olarak kişinin sevdikleriyle bağın kopması anlamına geldiği belirlenmiştir.
Earthquake is a natural disaster that leaves many material and moral damages in the memory of individuals in a private sense and in the memory of society in general. Revealing the effects of the earthquake on people is important in terms of contributing to the formation of awareness and consciousness about the earthquake. In this context, the aim of this study is to determine the perceptions of higher education students living in 11 provinces that were directly or indirectly affected by the February 6, 2023 Kahramanmaraş earthquake and declared as disaster areas. The perceptions of the participants were tried to be understood through metaphors. To achieve this aim, phenomenology design, which is one of the qualitative research methods, was used. The research group of the study consists of 160 higher education students living in cities declared as disaster areas after the earthquake. The data of the study is obtained through a form with the statement "For me, earthquake is like…; because…" The obtained data were analyzed by content analysis. While the categories of “awareness, struggle, scientific justification, precaution, religious reconciliation” of the data obtained from the study were positive categories related to the earthquake; “The disappearance of the past, loneliness, being in the wreckage for days, psychological depression, physical destruction, hopelessness, fear, loss of life, helplessness, economic damage” were grouped under negative categories. Therefore, the earthquake; it has been determined that it means the erasure of the material and spiritual past, the property and moral values acquired over the years, family ties, social environment, close friends and generally the loss of ties with one's loved ones.